Usain Bolt: Dünya'ya Gelmiş En Hızlı Adam

Usain Bolt, dünyanın en hızlı adamı olarak Olimpiyat tarihine geçti.

Dünyadaki en hızlı varlıklar hakkında konuşurken, muhtemelen önce bir kedi türünü düşünürsünüz değil mi? Çünkü henüz Usain Bolt aklınıza bile gelmiş değildir! Bugünkü makalemizde, kendi alanında birçok dünya rekoruna sahip Jamaikalı atlet hakkındaki her şeyi öğreneceksiniz.

Usain Bolt: başlangıç dönemi

Jamaika’da Sherwood Content adlı küçük bir kırsal bölgede doğan Bolt, çocukluğu boyunca kriket ve futbol gibi farklı sporlarla ilgilendi. Okulda olduğu dönemde, yarışlar ile ilgili harika bir yetenek örneği gösterdi. 12 yaşında, 100 metrelik yarışta, en hızlı koşucu oldu.

Ortaokul boyunca atletik anlamdaki yoluna devam etti. Öğretmenleri, açıkça, kendisini bir sporcu olmak üzere bu alana adamasını tavsiye etti. 2001’de – 15 yaşındayken – üniversiteliler arasında madalya kazandı. Bu başarıdan sonra, eski Olimpiyat sporcusu Pablo McNeil, onun koçu olmaya karar verdi.

Carifta Oyunları ve daha sonra Macaristan’da gerçekleşen ve ülkesini temsil ettiği Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası, ilk “ciddi” yarışmaları oldu. Diğer sporcularla da teması olmasına rağmen, Bolt bu sporu pek de kişisel bir branş olarak göz önüne almadı.

Neredeyse 16 yaşındayken Gençler Dünya Şampiyonası’nda birkaç yarış kazandığında, şöhret anlamındaki sıçrayışı da gerçekten bu yarışmaların yanında geldi. 1,94 metre boyundaydı. Bu küçük müsabakalarda başarıları devam etti ve sezonun en iyi genç sporcusu oldu.

“Parlama” dönemi

Usain Bolt’un profesyonel kariyeri 2004 yılında Carifta Bermuda Oyunları’nda başladı. Bu etkinlikte Bolt, 200 metreyi 20 saniyeden daha kısa sürede tamamlayan ilk koşucuydu.

Önündeki birkaç yıl ise, o kadar da iyi geçmedi: antrenörleri değiştirirken kendisini yarışmaların dışında bırakan birçok sakatlık yaşadı. Yine de bu onu korkutmadı ve antrenmanlarını sürdürmeye ve deneyim kazanmaya karar verdi.

2007’de bölgesel ve uluslararası yarışmalarda yarıştı. Japonya’nın Osaka kentinde düzenlenen Atletizm Dünya Şampiyonası’ndaki gümüş madalyayı da bu şekilde kazandı. Aynı yerde Asafa Powell, Nesta Carter ve Marvin Anderson ile dünya rekoru ile birincilik kazanan bayrak yarışını yaptı.

Tüm bunlar, böyle bir kariyeri profesyonel olarak düşünmeye ve görmeye başlayan Usain’i motive etti. 100 metre koşusuna odaklandı ve bu yeni etabın ilk yarışmasında bir rekor kırdı.

Usain Bolt ve Olimpiyatlar

Bolt, Olimpiyat Oyunlarındaki ilk çıkışı 2008’de 100 ve 200 metrelik yarışlarda (favorileri) Pekin’de yaptı. İlk yarışın son bölümünde kendi rekorunu kırdı ve altın madalyayı kazandı… ve bunların hepsini bağlanmamış bir ayakkabıyla başardı!

Ayrıca, “rüzgarın oğlu” olarak bilinen büyük Carl Lewis’in yolunu izleyerek 200 metrelik koşuda da altın madalya kazandı – sadece iki altın madalya kazanmakla kalmadı, aynı zamanda yeni rekorlar da kırmış oldu. İki gün sonra Powel, Carter ve Michael Frater ile bayrak yarışına katıldı yine dünya ve olimpiyat madalyaları ile birinci oldular.

Dört yıl geçti ve 2012 Londra’ya gelmeden önce dünyanın dört bir yanındaki liglerde birçok zafer kazandı. O arada ikinci bir zafer ve yeni bir Olimpiyat rekoru elde etti. Uzmanlar, bu dönemde, tarihin bu en iyi yarışçısından bahsetmeye başladı. Açıkçası, 200 metrelik koşuda altın madalyayı ve Carter, Frater ve Yohan Blake ile bayrak yarışında üçüncü kez kazandı.

Kariyerinin en önemli ödülü

Moskova ve Pekin’deki dünya şampiyonalarının ardından – birkaç madalya ile – Usain Bolt, son Olimpiyat Oyunları olan Rio de Janeiro 2016’ya hazırlandı. 29 yaşında, şampiyonluklar ve madalyalar kazanmaya devam etmek istedi. Déjà vu gerçekleşti ve dünyanın en hızlı adamı üç yarışta da altın madalyaları topladı: 100 metre, 200 metre ve bayrak yarışı.

Bunun bir sonucu olarak Usain, Olimpiyat Oyunlarında en fazla altın madalyaya sahip sporcuların Onur Listesine girdi: tamı tamamına dokuz madalya. Bununla birlikte, sonuncusunun, bayrak takımlarından birinin doping testinin pozitif çıkması nedeniyle geri alındığını belirtmekte fayda var.

Bolt’un son yarışması 2017’de Londra’da düzenlenen Dünya Şampiyonası’ndaydı. Birkaç saniye farkla üçüncü oldu ve kendi rekorlarının altında kaldı. Emekli olduktan sonra, altı ay sürmesine rağmen, futbol kariyerine de başladı. Yine de, hiç kimse onun takma adı Lightning (Şimşek) Bolt’u elinden alamayacaktır.