Doymuş Yağ Kalbi Nasıl Etkiler?

Genel kanının aksine, doymuş yağ tüketimi kolesterol seviyelerinde artışa veya iltihaplanmaya sebep olmaz. Peki kalp sağlığı bu durumdan nasıl etkilenir?
Doymuş Yağ Kalbi Nasıl Etkiler?

Son Güncelleme: 05 Şubat, 2021

Doymuş yağ, diyetlerde en fazla kötülenen besinlerden biridir. Uzun yıllar boyunca, alımının kardiyovasküler sağlığa zarar verebileceği ve kalp krizi veya inme riskini artırabileceği iddia edilmiştir. Ancak, son çalışmalar bu iddialar hakkında bazı şüpheler uyandırdı.

Doymuş ve doymamış yağlar olmak üzere iki farklı lipit türü vardır. Mekansal konfigürasyonlarına göre, iki gruba başka bir sınıflandırma oluşturabiliriz; cis yağ asitleri ve trans yağ asitleri. Doymuş olanların hepsi değil de ikincisi, sağlık üzerinde olumsuz bir etkiye sahip olabilir. Bunu size açıklayacağız.

Doymuş yağlar nelerdir?

Doymuş lipitler, kimyasal yapılarında sadece tek bağa sahip olmaları ile karakterize edilen bir dizi makro besin maddesidir. Genellikle hayvansal gıdalarda bulunurlar ve oda sıcaklığında katı olma eğilimindedirler.

Bununla birlikte, erime noktaları yüksek değildir, ısıtıldıkça sıvı hale gelirler. Sıcaklıktaki bu artış, mekansal konfigürasyonlarında bir değişikliğe yol açabilir ve onları zararlı hale getirebilir.

Bu yağlar kötü müdür?

Şu anda, en son araştırmalar, doymuş yağların kardiyovasküler riski artırıp artırmadığını sorgulamaktadır. Aslında, Hindistan cevizi yağında bulunanlar gibi bazılarının kalp üzerinde koruyucu etkileri olduğu gösterilmiştir.

Öte yandan, uzun yıllar boyunca, bu doymuş yağların alımının kan lipid profilini değiştirebileceği, başka bir deyişle kolesterolü artırabileceği iddia edildi. Bu, yumurta tüketiminin haftalık olarak sınırlı olmasının nedenlerinden biriydi.

doymuş yağlı ürünler

Bununla birlikte, bu etkinin daha önce düşünüldüğü kadar büyük olmadığı ve yumurta ve lipitlerin kolesterolde önemli bir değişiklik korkusu olmadan tüketilebileceği gösterilmiştir.

Kan kolesterolünün gerçekten kardiyovasküler hastalığın iyi bir belirleyicisi olup olmadığı bile sorgulanmaktadır. Kardiyovasküler Tıp Trendleri’nde yayınlanan en son araştırmalara göre, az miktarda LDL kolesterolünün oksidasyonu ateroskleroz riskine neden olabileceğini göstermiştir.

Aslında, iyi bir antioksidan arzının, daha yüksek ateroskleroz insidansına yol açan redoks dengesindeki varyasyonları önlemenin anahtarı olduğu iddia edilmektedir.

Doymuş yağ sorunu

Yukarıda belirtildiği gibi, doymuş yağlar, belirli bir durum dışında bir sağlık problemine neden olmamaktadır. Bu lipidlerin yüksek sıcaklıklara maruz kaldıklarında mekansal konfigürasyonlarını değiştirebileceklerini daha önce zaten belirtmiştik. Bu değişiklik de onları enflamatuar potansiyele sahip trans yağlara dönüştürür.

Bu besinler gerçekten vücuttaki inflamasyonun modülasyonuna müdahale edebilir. Aynı zamanda, lipoproteinlerin redoks potansiyelinin korunmasında değişikliklere neden olabilirler, bu da arterleri tıkayan aterom plaklarının oluşma riskini arttırır.

Bu nedenle, trans yağ asitleri yüksek olan gıdalar kardiyovasküler sağlık için tehlikeli olarak kabul edilir. Bununla birlikte, doymuş yağların ham formda alınması veya daha az agresif pişirme işlemlerine tabi tutulması sorunlara neden olmamalıdır.

Doymuş yağlar haksız yere sınıflandırılmış bir besin maddesidir

doymuş-yağlı-et

Uzun yıllar boyunca, doymuş yağların sağlığa zarar verdiği söylenmiştir. Bununla birlikte, mevcut araştırmalar bu söylemler hakkındaki şüpheleri ortaya koymuştur ve bu besin maddelerinin yararlı ve gerekli olduğunu belirtir.

Hala kardiyovasküler patoloji ile ilgili olarak pek çok bilinmeyen var. Bu bağlamda, kolesterolün rolü ve aslında iltihaplanma ve oksidasyondan kaynaklanan risk açıklığa kavuşturulmalıdır. Her halükarda, düzenli fiziksel aktivite gibi cis yağ tüketiminin arttırılmasının koruyucu bir faktör olduğu kesin olarak bilinmektedir.

Bu nedenle, endüstriyel olarak işlenmiş gıdalara kıyasla taze gıda alımına öncelik verilmesi tavsiye edilir. İkincisi genellikle bileşimlerinde şekerler ve trans yağlar, metabolik sağlık ve kalp fonksiyonuna zararlı besinler içerir. Ne kadar az tüketilirse o kadar iyidir.

Ayrıca alkol gibi sarhoş edici maddelerden de kaçınmak gerekir. Bunun yerine, diyette antioksidan kapasiteye sahip meyve ve sebzeleri dahil etmek daha iyidir.



  • Szajewska H., Szajewski T., Saturated fat controversy: importance of systematic reviews and meta analyses. Crit Rev Food Sci Nutr, 2016. 56 (12): 1947-51.
  • Hartley A., Haskard D., Khamis R., Oxidized LDL and anti oxidized LDL antibodies in atherosclerosis novel insights and future directions in diagnosis and therapy. Trends Cardiovasc Med, 2019. 29 (1): 22-26.

This text is provided for informational purposes only and does not replace consultation with a professional. If in doubt, consult your specialist.